Firmalar Sözleşme ve paylaşımlarla aldatıyor Bakanlık Bakıyor!
Bakanlığın hazırlıkta bulunduğu yeni KHK ve Kanun girişimi için son noktayı koymadan önce Fikirtepe kentsel dönüşüm pilot bölgesinde yaşanan bu kandırmacaları da dikkate almasını bekliyoruz.
Fikirtepehaber.com ada ve firma bazlı olarak şerefiye ve paylaşımlarda yapıldığı iddia edilen kandırmacaları belge ve şahitler eşliğinde deşifre etmeye hazırlanıyor...
Vatandaşlardan gelen şikayetler ve kandırmaca iddialarına karşı, elimize ulaşan belgeler ve şahitler eşliğinde şeffaf ve tarafsız olarak araştırma bir habere daha imza atmaya hazırlanıyoruz.
Fikirtepehaber.com'a gelen, tehdit ve gözdağı içerikli hukuki vb. ihtar ve imaları elimizin tersiyle itiyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı Masum ve Gariban Fikirtepelilerin Hak ve Hukuku adına onların malı üzerinden yapılan kirli pazarlıklar için uyarıyoruz!
Riskli alanlarda, kentsel dönüşüm çalışması yapan firmalar, bir alanda üçte iki çoğunluğu sağlamışsa bakanlık o firma lehine tüm resmi işlemlerini 1/3 'lik kalan imzalara gerek kalmadan tüm işlemleri devam ettiriyor! Ancak, gelinen süreçte, üçte ikilik pay satışının akıl hocalığını yapan bir firmanın da içinde olduğu keyfi uygulamalar, maalesef imza atan atmayan tüm vatandaşları mağdur ediyor
İş yapmak sözleşmenin gereği, bir lütuf değil!
Fikirtepeliler, işlerin süratle başlayarak bitirilmesini ancak, ekonomik darboğaz yada konjoktür bahanesiyle firmaların ''iş yapıyoruz daha ne istiyorsunuz?'' bahanesine sığınarak, kendi malları ve kanuni hakları üzerinden çalmalarına yada bilinçli olarak eksiltmelerine müsade edilmemesini istiyor!
İşte Fikirtepe kentsel dönüşüm bölgesi genelinde tespit ettiğimiz ve şikayet olarak gelen, firmaların kandırmaca iddialarından bazıları,
1 - Emsal dışı kazanımları yok sayarak vatandaşları yüzde 25 zarara uğratmak,
2 - Devir alınan adaların ve ekstradan bazı vatandaşlara yapılan avanta ödemelerinin, diğer vatandaşların paylarından kesilmesi,
3 - Ortak alanların kullanımını kendi çıkarı veya isteği doğrultusunda kullanma, kullandırtma,
4 - Keyfi olarak temsilcileri değiştirerek istediği kişileri seçip , kendi isteği doğrultusunda istediği imzaları attırmak,
5 - Kendi isteği doğrultusunda Spk lisanslı firmalara yaptırdığı değerleme kriterlerini, tek taraflı dayatarak vatandaşa düşen oranlar üzerinde kesintiye gitmek,
6 - Şerefiyelendirme kurnazlığı ile metraj ve katlar arasında oynamak,
7 - Her parselin hakkı olan ticari alanlardan, şerefiyelendirme ve konum hikayesi ile ticari alan hakkını yok etme veya ticari alanların şerefiyesini yüksek tutarak daha az metraj verme,
8 - Ticari alanlar üzerinde kendi tahakkümlerini kurarak vatandaşları saf dışı bırakmak,
9 - Depo alanlarını emsal alanlardan yaparak metrajı küçültme,
10- Proje detayında oynayarak artık metraj oluşturma yada ölü noktalar yaratmak,
11- Vatandaşların kiralarını ödemeyerek istediği evraklara keyfince imza almak,
12- Kendi emlak giderleri dahil, tüm masrafları vatandaşa maal ederek vatandaşlara düşen orandan kesmek,
13- Satılabilir alanlarda yapılan hileler ile metrajların şişirilmesi, net alanların düşürülmesi,
Bu ve benzeri bir çok problem içeren bu tarz sözleşmeleri imzalamayan vatandaşlara maalesef 2/3 çoğunluk bahanesiyle baskı uygulanılmaya çalışılmakta. Hatta vatandaşlar, imza attığı sözleşmesinde yanlış maddeler olmadığı halde bile bazı firmalar tarafından, bakanlığın denetimsizliği fırsat bilinerek, aynı tarz keyfi muamelelere muhatap olunmakta. Projeler vatandaşlardan gizlenerek, keyfe keder, hak-hukuk tanımadan vatandaşların kiraları ödenmemekte.
Bakanlık bürokratları sözleşmeleri ve paylaşımları neden ciddi denetlemiyor!?
Firmaların kanuni ve/veya sözleşmelerdeki ağır ceza yaptırım tehditleri sebebiyle farkında olmadan imzalayarak sağladıkları 2/3 çoğunluk, maalesef olayın farkında olan vatandaşlarında mağdur olmalarına sebep olmaktadır. Bakanlık yetkilileri bu noktada çoğunluk imzasına bakmaktadır.
Bakanlık maharetiyle tek tip sözleşme metni talebi
Haklı gerekçelere dayalı karşı duruş haricinde maalesef bu durumu fırsat bilerek uyanıklık yapanlar da mevcut. İşte bundan dolayıdır ki bakanlığın, Fikentder Derneği'nin de önerdiği gibi, vatandaş veya firma ayrımı yapmaksızın ortak şartlar ve kurallar çerçevesinde, anlaşılan pay oranlarına dokunmadan, haklı kazanımları da kapsayacak şekilde, adil bir paylaşımı öngören, örnek bir sözleme metni ortaya koyması büyük önem taşımaktadır.
Para yok, Sözleşme imzalamayanlar bahane , Yeni kanun talepleri şahane!
Maddi sıkıntı yaşayan yada cebinde meteliği olmayan firmalar, maalesef vatandaşın sözleşme imzalamamasını bahane ederek paralı yeni bir patron aramak için süre kazanmaya çalışmakta. Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki'nin de ulusal basına yansıyan ''Kanun koyucuların iyi niyeti suistimal ediliyor'' söyleminde olduğu gibi bakanlığın iyi niyeti malesef suistimal edilirken, imza atmayanlar bahanesiyle imza atanlarda dahil tüm vatandaşlar mağdur edilmektedir. Vatandaşlar, Bakanlığın bundan sonra yapacağı kanun çalışmalarını, bu detayları da dikkate alarak yapmasını istiyor... İlgili haber için buraya tıklayınız!
ajansFİKİRTEPE/www.FİKİRTEPEHABER.com
Bakanlığın hazırlıkta bulunduğu yeni KHK ve Kanun girişimi için son noktayı koymadan önce Fikirtepe kentsel dönüşüm pilot bölgesinde yaşanan bu kandırmacaları da dikkate almasını bekliyoruz.
Fikirtepehaber.com ada ve firma bazlı olarak şerefiye ve paylaşımlarda yapıldığı iddia edilen kandırmacaları belge ve şahitler eşliğinde deşifre etmeye hazırlanıyor...
Vatandaşlardan gelen şikayetler ve kandırmaca iddialarına karşı, elimize ulaşan belgeler ve şahitler eşliğinde şeffaf ve tarafsız olarak araştırma bir habere daha imza atmaya hazırlanıyoruz.
Fikirtepehaber.com'a gelen, tehdit ve gözdağı içerikli hukuki vb. ihtar ve imaları elimizin tersiyle itiyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nı Masum ve Gariban Fikirtepelilerin Hak ve Hukuku adına onların malı üzerinden yapılan kirli pazarlıklar için uyarıyoruz!
Riskli alanlarda, kentsel dönüşüm çalışması yapan firmalar, bir alanda üçte iki çoğunluğu sağlamışsa bakanlık o firma lehine tüm resmi işlemlerini 1/3 'lik kalan imzalara gerek kalmadan tüm işlemleri devam ettiriyor! Ancak, gelinen süreçte, üçte ikilik pay satışının akıl hocalığını yapan bir firmanın da içinde olduğu keyfi uygulamalar, maalesef imza atan atmayan tüm vatandaşları mağdur ediyor
İş yapmak sözleşmenin gereği, bir lütuf değil!
Fikirtepeliler, işlerin süratle başlayarak bitirilmesini ancak, ekonomik darboğaz yada konjoktür bahanesiyle firmaların ''iş yapıyoruz daha ne istiyorsunuz?'' bahanesine sığınarak, kendi malları ve kanuni hakları üzerinden çalmalarına yada bilinçli olarak eksiltmelerine müsade edilmemesini istiyor!
İşte Fikirtepe kentsel dönüşüm bölgesi genelinde tespit ettiğimiz ve şikayet olarak gelen, firmaların kandırmaca iddialarından bazıları,
1 - Emsal dışı kazanımları yok sayarak vatandaşları yüzde 25 zarara uğratmak,
2 - Devir alınan adaların ve ekstradan bazı vatandaşlara yapılan avanta ödemelerinin, diğer vatandaşların paylarından kesilmesi,
3 - Ortak alanların kullanımını kendi çıkarı veya isteği doğrultusunda kullanma, kullandırtma,
4 - Keyfi olarak temsilcileri değiştirerek istediği kişileri seçip , kendi isteği doğrultusunda istediği imzaları attırmak,
5 - Kendi isteği doğrultusunda Spk lisanslı firmalara yaptırdığı değerleme kriterlerini, tek taraflı dayatarak vatandaşa düşen oranlar üzerinde kesintiye gitmek,
6 - Şerefiyelendirme kurnazlığı ile metraj ve katlar arasında oynamak,
7 - Her parselin hakkı olan ticari alanlardan, şerefiyelendirme ve konum hikayesi ile ticari alan hakkını yok etme veya ticari alanların şerefiyesini yüksek tutarak daha az metraj verme,
8 - Ticari alanlar üzerinde kendi tahakkümlerini kurarak vatandaşları saf dışı bırakmak,
9 - Depo alanlarını emsal alanlardan yaparak metrajı küçültme,
10- Proje detayında oynayarak artık metraj oluşturma yada ölü noktalar yaratmak,
11- Vatandaşların kiralarını ödemeyerek istediği evraklara keyfince imza almak,
12- Kendi emlak giderleri dahil, tüm masrafları vatandaşa maal ederek vatandaşlara düşen orandan kesmek,
13- Satılabilir alanlarda yapılan hileler ile metrajların şişirilmesi, net alanların düşürülmesi,
Bu ve benzeri bir çok problem içeren bu tarz sözleşmeleri imzalamayan vatandaşlara maalesef 2/3 çoğunluk bahanesiyle baskı uygulanılmaya çalışılmakta. Hatta vatandaşlar, imza attığı sözleşmesinde yanlış maddeler olmadığı halde bile bazı firmalar tarafından, bakanlığın denetimsizliği fırsat bilinerek, aynı tarz keyfi muamelelere muhatap olunmakta. Projeler vatandaşlardan gizlenerek, keyfe keder, hak-hukuk tanımadan vatandaşların kiraları ödenmemekte.
Bakanlık bürokratları sözleşmeleri ve paylaşımları neden ciddi denetlemiyor!?
Firmaların kanuni ve/veya sözleşmelerdeki ağır ceza yaptırım tehditleri sebebiyle farkında olmadan imzalayarak sağladıkları 2/3 çoğunluk, maalesef olayın farkında olan vatandaşlarında mağdur olmalarına sebep olmaktadır. Bakanlık yetkilileri bu noktada çoğunluk imzasına bakmaktadır.
Bakanlık maharetiyle tek tip sözleşme metni talebi
Haklı gerekçelere dayalı karşı duruş haricinde maalesef bu durumu fırsat bilerek uyanıklık yapanlar da mevcut. İşte bundan dolayıdır ki bakanlığın, Fikentder Derneği'nin de önerdiği gibi, vatandaş veya firma ayrımı yapmaksızın ortak şartlar ve kurallar çerçevesinde, anlaşılan pay oranlarına dokunmadan, haklı kazanımları da kapsayacak şekilde, adil bir paylaşımı öngören, örnek bir sözleme metni ortaya koyması büyük önem taşımaktadır.
Para yok, Sözleşme imzalamayanlar bahane , Yeni kanun talepleri şahane!
Maddi sıkıntı yaşayan yada cebinde meteliği olmayan firmalar, maalesef vatandaşın sözleşme imzalamamasını bahane ederek paralı yeni bir patron aramak için süre kazanmaya çalışmakta. Sayın Bakanımız Mehmet Özhaseki'nin de ulusal basına yansıyan ''Kanun koyucuların iyi niyeti suistimal ediliyor'' söyleminde olduğu gibi bakanlığın iyi niyeti malesef suistimal edilirken, imza atmayanlar bahanesiyle imza atanlarda dahil tüm vatandaşlar mağdur edilmektedir. Vatandaşlar, Bakanlığın bundan sonra yapacağı kanun çalışmalarını, bu detayları da dikkate alarak yapmasını istiyor... İlgili haber için buraya tıklayınız!
ajansFİKİRTEPE/www.FİKİRTEPEHABER.com
Vah vah vah cok uzuldum bu duruma