Bu haber kez okundu.

4 mü Büyük , 2.3 mü !?
FİKİRTEPE GÜNDEM ; 4' mü Büyük , 2.3 ' mü !? 1004736_515169481871742_2144094094_n FİKİRTEPEDE 3 TİP İNSAN VAR ; '' Mutlu azınlık , Bilinçsiz Çoğunluk ve Mutsuz Azınlık ! '' FİKİRTEPEDE KANUNİ OLMADIĞI HALDE VATANDAŞA NOTER ARACILIĞIYLA İHTARNAME GÖNDEREN VE iMZA ATMADIĞI TAKDİRDE EVİNİ SATIN ALACAĞINI İDDİA EDEREK İNSANLARI YANILTAN FİRMALARA VE BUNUN HARİCİNDE FİKİRTEPEDE DÖNEN TÜM DOLAP VE KANDIRMACALARA RAĞMEN BAKANLIK BİLDİĞİ VE HABERDAR OLDUĞU HALDE SESSİZ VE HER HANGİ BİR MÜDAHALEDE BULUNMUYOR ..! Devletin verdiği tüm teşviklerin firmaların lehine olmasına ve ada bazında birleşimde dahi verilen % 100 artışla emsalin 4 'e gelmesi vatandaşın kaybını önlemekten çok müteahhit firmaların karlarının üstüne kar koymasını sağlıyor. Bakanlığın ada bazında bile olsa vermiş olduğu kademeli imar uygulamasından ve asgari 600 m2 yapılaşma izni verilmiş olmasından dolayı Fikirtepede 2/3 çoğunluk ada bazında sağlansa bile vatandaşın arsası kendisi yapmak istediği takdirde kesinlikle alınamaz . Fikirtepede ortalama 150 - 300 m2 büyüklüğünde olan arsa büyüklükleri dikkate alındığında bakanlığın vatandaşı sıkışıtırmak ve firmalara yöneltmek adına titizlikle belirlediği asgari 600 m2  yapılaşma sınırı 3-4 parselin parselin bir araya gelmesi ile mümkün ve kimse bu konuda kişinin mülkiyet hakkından doğan söz söyleme , proje veya firma seçmeside dahil olmak üzere kendisinin bile kanunlar çerçevesinde yapma hakkını ortadan kaldıramaz , engelleyemez. Hiç bir firma; herhangi bir proje hazırlamadan, kişilere düşen bağımsız bölümleri belirlemeden ve hele ki o kişinin bilgisi ve onayı haricinde hazırlanmış sözleşmeleri dayatma hakkına sahip değildir. Kapitalist bir Ticari sistemin geçerli olduğu ülkemizde her ne kadar devlet veya bakanlık dönen fikirtepede dönen dolapları bildiği halde karışamıyacağını iddia etse ve vatandaşın kendi tercihi diyerek müdahil olmasa bile hiç bir vatandaşa kanuni baskı uygulayarak firmaların istekleri yönünde  baskı uygulaması ve bu bağlamda firmaların lehine olabilecek şekilde kişilerin mülkiyet hakkını kısıtlayıcı davranışlarda bulunamaz , özel mülkiyeti keyfiyetince kamulaştıramaz ! Basit bir hesapla 600 m2 için verilen 1.80 emsal oranı her ne kadar düşük ve cazip görünse bile 601 m2 için verilen 2 emsal ve % 15 ilave emsal artışı işin rengini değiştirmekle beraber , vatandaşın seçim hakkını çeşitlendirerek kuvvetlendirmektedir. Örnek bir açıklama ve hesaplama ; 601 m2 için verilen emsal 2 ve % 15 artış ile 2.30 olmakta oda 1383 m2 net inşaat alanı yapımına denk gelmektedir. yani takribi 14 adet 99 m2 daire yapmaktadır. Aynı metrajdaki kişi bu yeri müteahhit firma ile % 54 sözleşme karşılığı anlaştığını tüm adanın % 100 imza atarak; 2 emsal ve % 100 artış ile 4 emsal hak kazandığını düşünerek hasapladığımızda ; 601 m2 karşılığı 2404 m2 inşaat alanı oluşmaktadır. Bunun % 54 ü vatandaşa hak yenmeden verildiğini varsayarsak vatandaşa düşen 1298 m2 yani 13 adet takribi 100 m2 daire veya bağımsız bölüm yapmaktadır. 100 m2 dairenin ortalama masrafı 75.000 TL olarak düşünüldüğünde ki bu maaliye tüm vergi , harç , resim ve muaf tuttuğu tüm ödemeler dahil ancak teşvikler hariç olduğunu düşündüğünüzde sadece malzeme yönünden ; arsa , vergi , harç , resimler ve devlete ödenen masraf ve ödemeler hariç 45 bin TL civarında olmaktadır. ( Erol İnşaat A.Ş. İfadesiyle ) 14 dairenin masrafı 630.000 TL olmaktadır. * 601 m2 Arsa sahibi Kendisi yaptığında 2.3 EMSAL ile eline geçen 14 daire * 601 m2 Arsa sahibi Firma ile anlaştığı zaman 4 EMSAL ile eline geçen 13 daire Her ikisinin arasındaki fark arsa sahibi düşük emsal ile bile yapsa 1 adet 100 m2 daire daha fazla olmaktadır. Bir metre karenin satımı bugün 6000 olarak alınsa ortalama ve bu 100 m2 daireyi satsanız bile sizin tüm masraflarınızı karşılamaktadır. Bu bağlamda her ne kadar başa baş görünse bile bakanlık vermiş olduğu 4 emsal ve firmalara zorlama ile vatandaşı değil firmaları düşünüyormuş gibi bir sonuç ortaya çıkmaktadır. Sonuç olarak bakanlık vatandaşı sıkıştırmadan istanbulun bazı bölgelerinde uyguladığı firma kurdurtarak vermiş olduğu teşvik ve krediler yoluyla dönüşüm sağlamalı ve vatandaşın kaybından ziyade aşırı derecede firmalara akan karın vatandaşın elinde kalmasını sağlamalıdır. Vatandaş o aşamada istediği firmayı ücreti mukabilinde taşeron olarak kullanabilme bilgi ve yetkisine haizdir. Evet söylediğimiz gibi 4 'mü büyük yoksa 2.3 mü sayın Fikirtepeliler .!? 2.3 diyorsanız Bakanlık her türlü desteği veriyor , haberiniz olsun ... Tüm bu karaları verirken ve imza atarken siz kendinizi , mutlu , bilinçsiz veya mutsuz azınlıklardan hangisinde yer aldığınıza karar vermiş olacak ve ilerleyen zaman ve olaylarda ona göre davranışlarda bulunacaksınız. Bakanlığın veya Firmaların ısmarlaması ve yönlendirmesi amacıyla yazdırıldığını düşündüğümüz bu tarz haber yorum yazılarının; bina , parsel bazında isabetli olsa bile ada bazında pek te hükmünün olmadığını düşünmekteyiz. Maksat insanları manipüle ederek , paniklemelerini ve istedikleri yönde düşünmeden aceleci bir tavırla karar vermeleridir. İstanbul genelinde ilgili ve yetkili birimler ile de yaptığımız tüm görüşmelerde dile getirilen  ifadeler ; * İnsanların paniklemeden , aklıselim olarak kararlar vermesi , * Plan, proje dahil alacağı bağımsız bölümleri bile tespit netleştirmeden herhangi bir sözleşme imzalamamaları , * Seçtikleri firmaların , mali ve ahlaki yönlerini çok iyi araştırmaları, * Yarın oluşabilecek sorunlara karşı bugünden tedbir amacıyla henüz askıda bulunan ve itiraz hakkı sabit iken itiraz hakkının kullanılması, * İtiraz ettiğiniz madde veya maddeler değişmemiş olsa bile yarın ortaya çıkabilecek her türlü hukuki neticelerde sizlere yardımcı ve destek olacaktır. Hatice Kolçak' ın güzel ama bir o kadarda herkesin özellikle; Fikirtepede  Firmaların ve yandaşlarının kendi lehlerine kullanmaya çalışabilecekleri türden bir yazı aşağıda yer almıştır. ___________________________ 18.09.2013 / Fikirtepe Haber _______ Kentsel Dönüşüm de 2/3'ü sağlayamayanları zor günler bekliyor! 17 Eylül 2013 Salı 11:36Haber7 Emlak Yazarı Hatice KOLÇAK Haber7 için yazdı Son birkaç gündür bana gelen vakalar aynı. Kentsel Dönüşüm yasasına girmiş risk raporunu almış ama karar vermek için 2/3 çoğunluk ile Ortak karar protokolü imzalanamamış. Peki ne olacak şimdi? 6306 sayılı kentsel dönüşüm yasa kapsamında binasına risk raporu başvurusu yaparak çürük raporu almış bina da, kat malikleri tam çoğunlukla karar verebiliyorlarsa hiçbir sorun yok. Tam çoğunlukta kat maliklerinin tamamı anlaşmış hangi müteahhide verileceği, ne şekilde yapılacağı,taşınma v.s. üzerinde oy birliği ile karar verilmiştir ve işler kimseyi rahatsız etmeden yürür gider. Tam çoğunluk sağlayamayanlar en az 2/3 çoğunluk sağlamak zorundalar karar alabilmek için. Bu çoğunluk daire sahiplerinin sayısına göre değil, hisse payı üzerinden sağlanmalıdır. Risk raporu almış bir bina 60 gün içinde yıkılır. Yıkılmaz ise belediyenin ona vereceği 30 günlük süreler ile uzayabilir ama bu uzama sonsuza kadar gitmez. Kat malikleri kendileri yıkmazlar ise elbette yasa gereği yetkililer gelip yıkımı yapacaklardır. Yıkıma karşı gelmek ise suçtur ve yasaya göre savcılığa şikayet edilebilir. Binasına risk raporu almış beklemekte olan yada binası yıkılan ama bir türlü 2/3 çoğunluğu sağlayamayanların sayısının giderek arttığını görüyorum. Binanın tekrar yapılması için bu çoğunluğun bir araya gelmesi gerekiyor. Çoğunluk sağlanmaz ise ne olur? Bina yıkıldıktan sonra kat malikleri artık bir daire sahibi değildir. Yıkımdan sonra ortada bir arsa vardır. Herkes o arsanın hissedarlarıdır. Bina yıkımı yapıldıktan sonra ortaya çıkan arsa tapu kayıtlarına arsa olarak geçer ve işlem görür.  Ancak tekrar yapılırsa  ruhsat, kat irtifakı ve kat mülkiyeti yeniden kurulduğunda tapuda bu şekilde tescil edilir. 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm yasası der ki, bina yıkıldıktan sonra sen hala 2/3 çoğunluğu sağlayamıyorsan ben öncelikle bu arsayı kamulaştırabilirim. Evet yanlış duymadınız arsa haline gelen binanıza işlem yapmaz iseniz kamulaştırmayı her an bekleyebilirsiniz. Yasa çok açık.. Bu nedenle bina kat malikleri anlaşmazlıkları bir kenara bırakacaklar. Hangi müteahhite verelim kavgası yapmayacaklar. Metrekare kavgası, inatlaşma gibi sayılamayacak kadar çok sebeple yerlerinizi telikeye atmaya değmez. Anlaşma sağlayamıyorsanız hiç olmazsa yıkılan binanızın arsa olarak satışına onay verin. Ama hiçbirşey olmaz mantığı ile beklemede kalmayın. Aslında bu işe ilk kalkıştığınız anda yanınızda işin uzmanları olsun. Kentsel dönüşümün her safhası çok önemli. Sırasını bile yanlış yaparsanız işiniz zorlaşır, başınız ağrır. Japon yapıştırıcı gibi bağlıyız evlerimize kopamıyoruz. Birde bizde duygusallık hat safhada evimiz söz konusu olunca.. Birde her bina da bir-iki kişi çıkıyor cebime biraz fazla bişeyler girsin diye ortalığı karıştırıyor. Komşusunu düşündüğü için değil, kendi cebine biraz fazla girsin diye herkesi riske atıyor. Herneyse... 40 yıllık komşularımızla düşman olmaya, kavgaya ne gerek var. Hepinizin ortak menfaati olarak bakarsanız olaya ortak bir fayda da karar alabilirsiniz. Yoksa sizi zor günler bekliyor olacak. Hatice KOLÇAK Twitter da takip et! @haticekolcak Hatice KOLÇAK Haber7 için yazdı '' 17.09.2013 / Fikirtepe Haber / www.fikirtepehaber.com
banner23
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.